23 Mart 2009 Pazartesi

Tipaza; Roma Harabeleri

Tipaza'da pikniğimizi yapıp temiz havayı gönlümüzde içimize çektikten sonra ve tabi biraz da yandıktan; harabeleri görmek için yollara düştük. Zaten ben daha harabeler lafını duyunca heyecanlanmıştım. Böyle tarihi mekanları görmeyi çok seviyorum. Yaşanılanları düşünmeyi, ordaki kalıntılara dokunmayı, zamanı hissetmeyi seviyorum.


Denizin kenarında harika bir yer burası. İyiki de gidip görmüşüz. O kadar büyük ki anlatamam. Kocaman bir alana yayılmış tüm kalıntılar. Ağaçlar rüzgarın şiddetinden yere kadar uzanmışlardı. Ve taa uzaklardaki o görüntüleri bile insanı cezbetmeye yetiyordu.

Sanırım bu fotoğraftan da görünüyor karşı kıyıdaki eserler. Ve tabiki ağaçlar.

Fotoğraf çekmekten ve ağzımız bir karış açık dolaşmaktan tarihine ilişkin notları okuyamadık. Sadece eşim 2 ile 6.yy arasına ait eserler olduğunu görmüş. Ben zaten fransızca olduğu için yazılanların çoğunu da anlayamadım. Dakikalarca gezdik ama daha göremediğimiz o kadar çok yeri var ki. Yalnız iyi korunmadığı için çok üzüldük. Çocuklar çıkan mozaiklerin üzerinde zıplıyor insanlar kalıntıların üzerine çıkıp tahrip ediyorlardı. Türkiye'de olsa çok daha iyi muamele görürdü sanırım. Çünkü Türkiye'de böyle yerleri gezerken genelde etrafta dolaşan görevliler görürüz, uyarılar alırız hatta fotoğraf bile çekemeyiz bazen. Ama tabi bazen de tam tersi olabiliyor buradaki gibi. Burada da fotoğraf çekmeyin diye uyarı vardı. Önce biz de çekmedik tabiki ama bir de baktık insanlar ellerinde makinalarla gayet güzel bir şekilde çekiyorlar biz de dayanamadık bu güzelliğe hemen asıldık makinalara:) Aslında süper iyi oldu. Çünkü gördüğüm yerleri zamanla unutmak en sevmediğim şey. En çok anıları kaybetmekten korkuyorum ben. Onlar olmadan hiç anlamlı olmuyor hayat, o güzellikleri zaman zaman tozlu raflarından çıkartıp gözler önüne sermeden.

İşte bunlar da mozaikler. Umarım kısa zaman içinde yok olup gitmezler. Herkesin görmesi gereken bir yer bence. Ve dhaa dünyada görmediğimiz böyle ne kadar çok yer var. Burası da ölmeden önce görülmesi gereken yerler listesine girmeli bence.

Bu ağaç oradaki bir sanatçı tarafından yapılmış yani eskiden kalma bir eser değil ama oldukça güzel. Kendisi de oradaydı zaten ve yarattığı eserlerin fotoğraflarını gösteriyordu insanlara. Onun da fotoğrafını çekmiştim ama bulamadım sanırım iyi çıkmadığı için silmişim. Ama arkadaşım Sarah iyi bir poz yakalamıştı ondan aldığımda fotoğrafları yayınlarım burada.




Bu fotoğraf ise yeni bir yaşama giden yol gibi adeta, gizli bir geçit gibi. Umarım sevmişsinizdir fotoğraflarımı. Hepsi el emeği göz nuru. Bunları çekerken düşme tehlikesi bile geçirdim ayağım takıldı. Ama yine de başardım. Ben zaten burada sürekli boynumda makinayla dolaşan turist ömer modundayım. En sevdiğim kısmı da bu zaten. Yeni maceralarımızda görüşmek dileğiyle...

10 yorum:

  1. Fotograflar cok guzel, yeni yerler goruyoruz sayende Tugba'cim..
    Side'de yol kenarindaki tarihi eserleri gormemissin sanirim herkes diledigini yapiyor karisan gorusen yok daha cok nasilsa der gibiler!!
    Bu foto cektirmeme olaylarina da hastayim yaa!!Muzeye giriyorum foto icin ayrica para veriyorum hatta ama yine de yasak diyorlar ..E niye aldin o zaman parami di mi!!Kizdim valla simdi!!

    YanıtlaSil
  2. Oldukça keyifli bir gezi olmuş ...piknikler filan :)) Süpersiniz.

    YanıtlaSil
  3. Yeni fotoğraflarda çok güzel tam gezilesi yerler canım ayrıca teşekkür ediyorum sana gezip göremediğim yerleri görmüş oluyorum sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  4. Serpilcim;
    beğenmene sevindim canım fotoları.biz de yeni yerler görmenin heyecanıyla makinamıza sarıldık çektik de çektik:)side dekileri hatırlayamadım herhalde görmedim.haklısın ama bazı yerlerde bizde de aynı durumlar oluyor.müzelerde de neden çekilmez ki foto ben sinir oluyorum inan bu duruma.hem de sen para veriyorsun gene de çektirmiyorlar valla kızmakta haklısın yani:)öptüm canım

    Özicim;
    sağol canım evet gerçekten keyifli oldu dinlendik huzur dolduk deniz kenarında bahar havasıyla.daha nice böyle güzel günlere inşallah havalar daha da güzel olduğunda:)

    Elifcim;
    ben de sana teşekkür ediyorum severek bakıyorsun fotolarıma ben de mutlu oluyorum böylelikle.öptüm canım..

    YanıtlaSil
  5. Gez tabii, bize de bol bol resim yayınla, çok güzel bi yer gerçekten,bu arada Tipaza ile ilgili hiç Türkçe kaynak yok, google'dan arayınca sadece senin yazıkların çıkıyor. Buraya giden ilk Türkler siz misiniz yoksa Tuğba'cım????:)

    YanıtlaSil
  6. Banucum;
    çok tatlısın yaa hehe.yok biz ilk türkler değiliz tabiki.ama gerçekten cezayir ve çevresi ile ilgili kaynak yok denecek kadar az türkiyede de nette de.ingilizce falan var tabi de böyle bol açıklamalı görüntülü falan değil ya.daha görülecek öyle çok yer var ki anlatamam sana.bilmeli görmeli insanlar.ben gelirken çok sıkıntı çektim kaynak konusunda.öyle saf saf geldim.yaşamak da çok farklı tabi.daha çok kaynak olmalı buralarla ilgili bence.fas var tunus var neden cezayir yok ki yani?bizim başımız kel mi yahu? dimi ama canım..:):)

    YanıtlaSil
  7. Fotopraflar çok güzel gerçekten Tuğba,yaşadığın atmosfer buraya kadar hissettiriyor kendini yazından ve karelerinden...

    Bende yaşanmış yerleri oldukça seviyorum,senin aracılığın ile tanımak çok hoş.

    Teşekkür ediyorum.

    YanıtlaSil
  8. Aylincim;
    Canım fotoğrafları yerleri beğendin demek çok sevindim.atmosfer gerçekten çok güzel burada inan.biz de gezip gördükçe daha çok seviyor mutlu oluyoruz.keşke daha çok zamanımız olsa diyoruz yeni yerler keşfetmek için. ben yine size inşallah gezip gördükçe yeni yerleri göstereceğim burdan canım.zevkle okuduğun ve güzel sözlerin için ben teşekkür ederim canım.öptüm kocaman. sevgiler

    YanıtlaSil
  9. fotoğraflar çok güzel eserler de :)

    YanıtlaSil
  10. Tuğba, bunlar ne güzel fotolar. bir de senin tatlı dilile bireşince daha bir görülesi yerler çıkmış ortaya. teşekkür ederiz.

    YanıtlaSil

Yorumlarınız ve paylaşımınız için teşekkürler. Mutlu kalın:)