23 Nisan 2014 Çarşamba

Benim mutlu küçük bahçem

Günler günleri kovalarken, güneşin yakıcılığını tenimizde hissediyoruz artık öğlen vakitlerinde. Bu da oldukça iyi hissettiriyor. Güneşin verdiği bu hissi başka ne verebiliyor ki?

Öğlenleri bazen eve gidiyorum bugün olduğu gibi. Kedimi besliyorum ve ona camı açıyorum ki havayı koklayıp kuşları dinleyebilsin diye. Şimdi bahçemizde ayaklarımızı uzatıp oturabileceğimiz, uzanıp kitap okuyabileceğimiz bir de kanepemiz olduğu için de ayrıca gitmek istiyorum bir süre kafa dinleyebilmek için. Yemek sonrası iki sayfa da okusam iyi geliyor. Bazen sadece uzanıp duruyorum öylece.

Bu sıra baharın gelişiyle de oyalanma ihtiyacı hissediyorum epeyce. Bu yüzden akşamları eve geldiğimde ya boyama yapıyorum, ya dikiyorum, ya yazıyorum. Zaman verimli geçiyor. 


Uzun zamandır aklımda olan kapı süsünün de bitmesine az kaldı. Birkaç gündür hep boyama yaptığım için alt kısmındaki boş kısmı henüz dolduramadım ama oraya bir kuş kondurmak var aklımda. 


Bu bisiklet de hep istediğim bir şeydi. Sağ olsun arkadaşımız bizim için yaptı. Lehim teli kolay büküldüğünden onunla yaptı. İlk günler sıcaktan biraz sarktı, tel hassas olduğu için. Ama sonra jant ve diğer parça eklemeleriyle sağlamlaştı. Artık hiç bir şey olmaz herhalde. Adı da 'GEL GEZELİM.' Şimdi ona bir tabela yapmak istiyorum tahta parçalarından. Bodrumdaki gezdiğimiz teknenin adıydı bu gel gezelim o yüzden mavili beyazlı bir ok yapmayı düşünüyorum:)


Bu da yatak kanepemiz. Kenarlarında demirlerini görüyorsunuzdur. Atılmıştı, bulduk, aldık, onardık, zımparaladık ve boyadık, mis gibi oldu. Arkadaki demir kafeslerin dibine de sarmaşık ekildi. İki ayda büyüyor diyorlar. Büyüyüp o demirlere dolanacak ve bize gölge yapacak diye umut ediyoruz. 


Baykuş olmazsa olmaz elbette. Bodrum'dan almıştım sanırım. Getirdiğimi bile unutmuşum. Eşyaları karıştırırken içinden çıktı kanepenin kenarına asıverdim. 


Bunlar da boyadıklarım. Bu silindirler şantiyeden gelen beton numuneleri. Aslında çöp oluyorlar sonunda. Biz de eve uzanan yola koyalım üzerini de süsleyelim dekoratif olsun diye düşündük. Silindirleri boyamak biraz zor oluyor ama küp olanları çok sevdim. 


Bu küplerin arka kısımlarını da boyayacağım yavaş yavaş. Çok eğlenceli gerçekten. Web'den örnekler bulup baka baka boyuyorum kolay oluyor. Akrilik ile boyayıp üzerine vernik sürüyorum çünkü yağlı boya ile boyamak zor oluyor. Daha kafeterya, ev, berber dükkanı ve benzinlik yapmayı düşünüyorum.


Bu da Tunus'tan aldığımız fener lambamız. Evin içinde kullandığımızda ortamı çok loşlaştırdığı için dışarıda süs olarak kullanıyoruz. Bazen ters çevirip içine mum koyuyorum renkli camları olduğu için hoş görünüyor. 


Bu da yemekhaneye gelen sebzelerin kasalarından aldığım uyduruk bir kasa. Yine de iş gördü. Üzerine hamur kabartma denedim ve oldu. Çok sevindim. Şimdi evde hamur yapmayı deneyeceğim tarifini arıyorum. Dışardan alınan dass hamurların paketini açınca hemen sertleşiyor. Kaç tane paketim ziyan oldu. Bir kere açınca hemen hepsini kullanamıyorum sonrasında da açılmıyor ne yazık ki. Evde yapıp dekopaj ile yapıştırmak bence daha kolay olur.


Buralar daha dolacak tabi ki böyle iki baykuşla yetinmeyeceğim. Deneme olduğu için biraz tereddütle yapmıştım. Neyse ki sonuç iyi :)


Eşim de dün altına tekerlek taktı. İçine şimdilik dergi koydum otururken bakarız diye ama asıl maksadım hobi malzemelerini içinde tutmak. Her seferinde bahçeye çıkart eve geri koy zor oluyor. Yazın nasılsa yağmur olmuyor, kolaylıkla bir kısmı dışarıda durabilir.


Bunlar da kağıt gibi minik gül çiçekler bahçemizdeki. Çimlerin içinde türediler birden. Çok pofuduk ve sevimliler. Adı ne bilmiyorum. Güzel görünüyorlar hoşuma gidiyor. Keşke çimenlerimin içinden de bir sürü renkli çiçek çıksa. Daha çiçek dikemedik saksılarıma, seraya gittiğimizde daha hiç çiçek açmamıştı bitkiler tuhaftır. Toprak ve çiçek almak istiyorum birkaç saksı, sardunya özellikle de ve sukkulent :) Domates ve biberleri de ekeceğiz inşallah yakın zamanda. 


Bu zihni sinir projeyi de web'de bir yerlerde gördüm bayıldım. İçine aslında korkunç ve dikenli bir çiçek ekmek istiyordum ama bulamadım, o yüzden şirin bir şey ekeceğim.

Beyaz her bir şeye yakışıyor ayrıca söylemeden edemeyeceğim. Elimden gelse her şeyi, her yeri beyaza boyamak isterim.


Arada sırada oynamak için seksek çizdim. Yanlış çizmişsin dediler ama olsun o an aklıma öyle geldi. Unutmuşuz! Keşke daha çok oyun oynayabilsek, keşke eşlik edecek birileri olsa. En azından eve gelirken seke seke geliyorum spor oluyor :)Bakınca da ruhum dinleniyor anılarda, o da yetiyor.


Bunlar da fenerlerim. Geçen sene doğum günümde hediye gelmişlerdi. Kullanmıyordum ama dayanamadım. İçine büyük mum alana kadar elimde son kalan ufak mumlardan koyuverdim. Fenerleri çok seviyorum. 


Bu da mühendis lokalindeki görevli Cezayirli arkadaşımız. Çok temiz ve kibar biri, o yüzden seviyoruz kendisini. Aşçılık okuluna falan gitti, güzel şeyler yaptığını söylüyor. Benim  yaptıklarımı da beğenip zaman zaman tarif istiyor ben de seviniyorum:) Keçi dostum da kimse ortalarda yokken lokale girmeye çalışıp yakalanmış:) Fırsattan istifade sevdim ben de. Ama bir boy ufak olan keçimiz daha şeker... Onun adını şeker koydum o yüzden, içimden öyle geldi..

Minik bir bahçe, elimizdeki imkanlarla ancak bu kadar güzel olabildi. Belki iki tane şezlong alma fikrimiz var. Ufak tefek birkaç sevimli projem daha var umarım yapabilirim. 

Hayatımıza eklediğimiz bu ufak mutluluklar, dört tarafı teller ile çevrili, her şeyden uzak bu şantiyede yaşamı çekilir kılıyor...

10 yorum:

  1. tuğbaaa!!
    balkonun yok mu :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım burada balkonumuz yok:) İyi ki de yok aslında. Önceden evde kalırken vardı da ne oldu çıkıp oturamıyorsun ki. Kapalı bir toplum olduğu için öyle bizdeki gibi bir çıkıym oturayım çay içeyim olmuyordu boşuna ziyanlık valla:) Koca koca teraslı evlere üzülüyorum en çok, kullanamıyorlar. Minik bahçemiz ve bir adet de verandamız var:) işte eldeki imkanlarla güzelleştirmeye çabalıyoruz. Yazları hep orada oturuyoruz yiyoruz içiyoruz, ben hobilerimi hep o masada yapıyorum:) Öptüm çok

      Sil
  2. Tuğbacım o küçük bahçeye ben bayıldım, herşeyi nasılda naif ve hoş bir hale getirmişsin, boyamalarına zaten bayıldım çok güzeller, insanın asla kaybetmemesi gereken bir mod, senin postun ve resimlerin kesinlikle bana çok iyi geldi dilerim bende bu modun bir ucundan tutarım, yastıklarımı kullandığını gördükçe çok mutlu oluyorum biliyormusun, sanırım bir battaniye eksik orda, o da aklımda, sevgiler....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım teşekkür ederim. Valla daha güzel olsun, böyle bodrum evleri gibi olsun renkli olsun istiyorum da malesef öyle her şey anında olmuyor burada. Plastik saksılarıma toprak bile ancak alabildim kimi çiçeklerin ekimi geçti:( Kanepemize sünger ve yastıkları doldurmak için elyaf lazım bakalım umarım yakın zamanda alabilirim:) Sende bu moda girmelisin. İnsana iyi geliyor valla çok. En azından hayal ettiriyor bir şeyleri zorla bahar. Ayrıca yastıklarımı çok seviyorum ben:) Hep seni anıyorum hep kullanıyorum valla. Battaniye ben başlayayım demiştim ama yün getirmedim burada da bulamadım güzel yine kaldı. Battaniye aklında demek hihhii:) Canım benim çok sağol çok incesin..Sen olsan burada ne güzel şeyler yapardın ki ben senin kadar yaratıcı olamıyorum ne yazık ki örgü hususunda:( Öpüyorum çok sevgiler

      Sil
  3. Bazı kadınlar yaşadığı yeri her neresi olursa olsun cennete çevirirler. İşte sen de bu kadınlardansın!
    Miniciksin daha ama kocaman yüreğin var ve ben o yüreği çok seviyorum ♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazacağımı bilemedim bu güzel sözlere:) Mutlu oldum utandım biraz da:) Böyle iltifatlarda hep utanırım. Yaşamayı seviyorum sanırım tüm nedeni bu, bir de bu uzaklık bana kıymet bilmeyi ve sabrı öğretti. Ben de sizi daha tanımadan seviyorum:) Sevgiler

      Sil
  4. Bisiklete ve divana bayıldım, tam da sana yazacaktım o sarmaşığı, hemen iki cümle sonra görünce çok sevindim. Great minds think alike :P Güzel günlerde yaşa!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bisikleti ben de çok seviyorum, binip kaçasım geliyor öğlen aralarında:) Divan da işte boyayınca falan güzelleşti bir parça, aslında bildiğin eski model bi yatak:) O sarmaşıktan yana ümidim yok pek bilmiyorum ne olacak ama keşke her yanı sarsa, ne harika olurdu. Seninde her günün güzel olsun, mutlu kal:) Sevgilerimle

      Sil
  5. Elde olanları değerlendirerek ortaya çıkarılan harikalar.. Zaten en değerlisi de onlar değil mi. Kolay bulunan, emek gerektirmeden sahip olunan şeyler kısa sürede ilgi alanından çıkıveriyor insanın. Ellerine sağlık çok güzeller hepside. Benim de favorim baykuşlar :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. İşte oradan buradan bir şeyler bulup içimiz biraz olsun huzurla dolsun diye elimizden geleni yapıyoruz. Her zaman da Türkiye'yi düşünüyorum orada olsam ahh ahh neler yapardım diye:) Dediğiniz doğru ama kesinlikle gidip öyle bir çırpıda alınanlardan daha kıymetli oluyor emekle ortaya çıkartılanlar. Baykuşlar ortak beğenimiz demek ki ne güzel, sevindim. Onlarsız olmuyor gerçekten, varlıklarıyla ortama güzellik katıyorlar:) Sevgilerimle

      Sil

Yorumlarınız ve paylaşımınız için teşekkürler. Mutlu kalın:)