Tam güneş açıyor
diye sevinirken yağmurla karşılaşıyoruz yeniden. Tatil için gittiğimizde bir ay
yağmurlar hiç dinmemiş. Geldiğimizden beri devamlı yağış olmadı ama her gün
mutlaka az da olsa yağdı. Hele buranın rüzgarlarına akıl sır erdiremiyor insan.
Öyle bir esiyor ki bazen ben de yaprak gibi uçup gideceğim herhalde diye
düşünüyorum.
Yağmur yağarken
evde olmayı, sıcak bir ortamda olmayı ve sadece pencereden yağışın izlemeyi
seviyorum. Bir de sonrasındaki toprak kokusunu. Eskiden yağmurları daha çok
severdim. Çünkü benim bildiğim yağmurlar böyle delice değildi sakin yağışlar
etkilerdi beni. Bardaktan boşalırcasına ve büyük bir hışımla yağıyor burada
yağmur, döver gibi.
Böyle havalarda
en çok kediciklere üzülüyorum. Tabi sokaktaki yalnız insanlara ve diğer
hayvanlara da ama kediler ayrıca içimi acıtıyor. Bu fotoğraftaki kediciğe çok
acıdım onu alıp kurulamak, elmayra edasıyla beslemek, ısıtmak, mıncırmak ve
sevmek istedim. Kedisiz bir yaşam zor. Alışamadık gitti. Ortada sevilecek başka
kediler de yok. İzmir'in en çok bu yönünü seviyorum. Her yerde kediler var.
Köpeklerden hala korkuyorum bu yüzden ısınamıyorum sanırım. Ama kediler konusunda
çok tecrübe kazandım buradaki yıllarımda, bilmediğim, tanımadığım bir sokak
kedisini bile çocukça, korkusuzca sevmek okşamak istiyorum. Çocukluğumdan beri
yumuşak dokulu şeyleri severim. Kimisi dokunamaz ya öyle içi hoş olur bende tam
tersi içime sokasım gelir yumuşacık şalları, battaniyeleri, çorapları, yünleri,
hırkalar v.b Kediler bana bu hissi yaşatıyorlar. Hep en sevdiğim oyuncağımın
canlanmasını isterdim çocukken kediler bende oyuncağımın canlandığı hissini
yaratıyorlar. Onları görünce mutlu oluyorum.
Yağmurda
sırılsıklam olmak arzusu vardır hep içimde. Ama ıslanmak sanırım sadece mecbur
kaldığımda sevebildiğim bir şey. Bu yüzden tercihen çıkıp da yağmurun altında
sucuk olmadım. Günün birinde yapmam gerekenler listesinde bu seçenek de olacak
eminim.
Bahar aylarını seviyorum. O ayların getirdiği huzuru seviyorum.
Doğanın canlanmasını, her gün yeni bir çiçeğin güne hazırlanışını izlemeyi
seviyorum. Enerji dolmayı, bir şeyler üretmek için heyecanlanma hissini bana
getirmesini seviyorum. Yağmurlar olduğunda hep evde kalmak, uzanmak, kitap
okumak, sıcak bir şeyler içmek ve tembellik yapmak istiyorum. Ama en güzel
yazılarımı da böyle günlerde yazabiliyorum.
Kafamda birikmiş bir sürü şey var. Listeler yazabilirim, bir
yerden başlamak için biraz şevke ihtiyacım var. Her gün yazmak istiyorum ama
başaramıyorum hep bir engel çıkıyor.
Yağmurlar dinsin ve bahçemizde kahvaltı yapmaya başlayalım artık
ve hayatımız hep masal tadında geçsin.
yağmurlu gif'ler çok güzelmiş yahu, bi melonkolik oldu ben!
YanıtlaSilbi liste de yazın gittiğimde Saçaklı'yla yapılacaklar olarak düzenle, bakalım bu sefer ne kadarını yapabilicez ;)
merhaba blogunuzu çok beğendi hemen izlemeye aldım.Yazılarınız çok akıcı ve güzel.Bende blogma sizi bekliyorum umarım bize katılırsınız sevgiler:))
YanıtlaSilMerhabalar nasılsınız.
YanıtlaSilYazılarınıza twitter butonu eklerseniz paylaşmamız daha kolay olur. Eşinize selamlar...
Saçaklııı;
YanıtlaSilben de gifleri çoook seviyorum özellikle yağmurlu ve kedili olanlarını. Böyle içimden geldi de koydum işte. Ben listeyi yazmaya başladım bile hem de bu sefer detaylı programlı yazıcam hiç bir şey atlamayacağız özellikle de bostanlı pazarını hihii:)
Hatice Hanım,
YanıtlaSilBlogumu beğenmenize sevindim. Umarım bundan sonra daha sık karşılaşırız. Ben de en kısa zamanda ziyaret edeceğim blogunuzu. Teşekkürler ve selamlar:)
Demli Hayat;
YanıtlaSilMerhabalar. Uzun zaman oldu..iyiyim teşekkürler. Bu twitter, pin it, facebook butonlarından koymak istiyorum ben de çok bir ara denedim yapamadım sonra zaman olmadı. Hatırlatma için teşekkürler bir araştırayım eğer yapabilirsem seve seve koyarım. Dediğiniz gibi paylaşım için harika..Çok sevgiler ve selamlar