6 Mart 2013 Çarşamba

Dinmek bilmeyen yağmurlar

Tam güneş açıyor diye sevinirken yağmurla karşılaşıyoruz yeniden. Tatil için gittiğimizde bir ay yağmurlar hiç dinmemiş. Geldiğimizden beri devamlı yağış olmadı ama her gün mutlaka az da olsa yağdı. Hele buranın rüzgarlarına akıl sır erdiremiyor insan. Öyle bir esiyor ki bazen ben de yaprak gibi uçup gideceğim herhalde diye düşünüyorum.


Yağmur yağarken evde olmayı, sıcak bir ortamda olmayı ve sadece pencereden yağışın izlemeyi seviyorum. Bir de sonrasındaki toprak kokusunu. Eskiden yağmurları daha çok severdim. Çünkü benim bildiğim yağmurlar böyle delice değildi sakin yağışlar etkilerdi beni. Bardaktan boşalırcasına ve büyük bir hışımla yağıyor burada yağmur, döver gibi. 


Böyle havalarda en çok kediciklere üzülüyorum. Tabi sokaktaki yalnız insanlara ve diğer hayvanlara da ama kediler ayrıca içimi acıtıyor. Bu fotoğraftaki kediciğe çok acıdım onu alıp kurulamak, elmayra edasıyla beslemek, ısıtmak, mıncırmak ve sevmek istedim. Kedisiz bir yaşam zor. Alışamadık gitti. Ortada sevilecek başka kediler de yok. İzmir'in en çok bu yönünü seviyorum. Her yerde kediler var. Köpeklerden hala korkuyorum bu yüzden ısınamıyorum sanırım. Ama kediler konusunda çok tecrübe kazandım buradaki yıllarımda, bilmediğim, tanımadığım bir sokak kedisini bile çocukça, korkusuzca sevmek okşamak istiyorum. Çocukluğumdan beri yumuşak dokulu şeyleri severim. Kimisi dokunamaz ya öyle içi hoş olur bende tam tersi içime sokasım gelir yumuşacık şalları, battaniyeleri, çorapları, yünleri, hırkalar v.b Kediler bana bu hissi yaşatıyorlar. Hep en sevdiğim oyuncağımın canlanmasını isterdim çocukken kediler bende oyuncağımın canlandığı hissini yaratıyorlar. Onları görünce mutlu oluyorum.


Yağmurda sırılsıklam olmak arzusu vardır hep içimde. Ama ıslanmak sanırım sadece mecbur kaldığımda sevebildiğim bir şey. Bu yüzden tercihen çıkıp da yağmurun altında sucuk olmadım. Günün birinde yapmam gerekenler listesinde bu seçenek de olacak eminim. 

Bahar aylarını seviyorum. O ayların getirdiği huzuru seviyorum. Doğanın canlanmasını, her gün yeni bir çiçeğin güne hazırlanışını izlemeyi seviyorum. Enerji dolmayı, bir şeyler üretmek için heyecanlanma hissini bana getirmesini seviyorum. Yağmurlar olduğunda hep evde kalmak, uzanmak, kitap okumak, sıcak bir şeyler içmek ve tembellik yapmak istiyorum. Ama en güzel yazılarımı da böyle günlerde yazabiliyorum. 

Kafamda birikmiş bir sürü şey var. Listeler yazabilirim, bir yerden başlamak için biraz şevke ihtiyacım var. Her gün yazmak istiyorum ama başaramıyorum hep bir engel çıkıyor. 

Yağmurlar dinsin ve bahçemizde kahvaltı yapmaya başlayalım artık ve hayatımız hep masal tadında geçsin.

6 yorum:

  1. yağmurlu gif'ler çok güzelmiş yahu, bi melonkolik oldu ben!

    bi liste de yazın gittiğimde Saçaklı'yla yapılacaklar olarak düzenle, bakalım bu sefer ne kadarını yapabilicez ;)

    YanıtlaSil
  2. merhaba blogunuzu çok beğendi hemen izlemeye aldım.Yazılarınız çok akıcı ve güzel.Bende blogma sizi bekliyorum umarım bize katılırsınız sevgiler:))

    YanıtlaSil
  3. Merhabalar nasılsınız.
    Yazılarınıza twitter butonu eklerseniz paylaşmamız daha kolay olur. Eşinize selamlar...

    YanıtlaSil
  4. Saçaklııı;
    ben de gifleri çoook seviyorum özellikle yağmurlu ve kedili olanlarını. Böyle içimden geldi de koydum işte. Ben listeyi yazmaya başladım bile hem de bu sefer detaylı programlı yazıcam hiç bir şey atlamayacağız özellikle de bostanlı pazarını hihii:)

    YanıtlaSil
  5. Hatice Hanım,
    Blogumu beğenmenize sevindim. Umarım bundan sonra daha sık karşılaşırız. Ben de en kısa zamanda ziyaret edeceğim blogunuzu. Teşekkürler ve selamlar:)

    YanıtlaSil
  6. Demli Hayat;
    Merhabalar. Uzun zaman oldu..iyiyim teşekkürler. Bu twitter, pin it, facebook butonlarından koymak istiyorum ben de çok bir ara denedim yapamadım sonra zaman olmadı. Hatırlatma için teşekkürler bir araştırayım eğer yapabilirsem seve seve koyarım. Dediğiniz gibi paylaşım için harika..Çok sevgiler ve selamlar

    YanıtlaSil

Yorumlarınız ve paylaşımınız için teşekkürler. Mutlu kalın:)