11 Haziran 2015 Perşembe

Yer gök mavi

'Maviyi soruyordun, gözlerimden yüzüme yayılan maviyi mi? Bir renk değildir 
mavi huydur bende ve
benim yetinmezliğimdir.'
E. Cansever

Herşey maviye koşuyor gibi son günlerde. Kafamı göğe kaldırsam kocaman mavi bir deniz sanki, çalkantısız. Hep mavi şeyleri görüyorum, oyuncaklar mavi, elbiseler mavi, bahçe masamız mavi, ataçlarım, kalemlerim, köprüler, kapılar, pencerelerin pervazları... Aklım da denize kaçmış zaten, tutabilene aşkolsun.


Birkaç gün evvel fotoğraf çekmek için büyük bölümü biten DBK Tüneline gittik. Orada Portekizlilerin yaptığı bu kocaman viyadük de bulunuyordu. Bunca yakınında olmak çok acayipti. Devasa bir demir yığını, heybetli ve soğuk ama aynı zamanda şahane. Gökle birleşiyor gibiydi sanki. Rüzgarlı bir gündü, her yer nasıl da toz içinde. Ama tozun içinde olmayı özlemişim, çocuk çocuk kokuyordu ellerim, üstüm başım eve vardığımda. Şantiyenin tozundan farklı bir tozdu bu, doğa kokan, sokak kokan, başka türlü bir şey işte. Yolda olmayı yine çok sevdim. Dönüşte kocaman bir tarlanın dibinden kiraz aldık. Sonra her zamanki gibi yakındaki köyün içinden geçtik. Kediler çöpleri karıştırıyor, çay bahçesindeki adam akşam için hazırlık yapıyor, birkaç teyze ellerinde torbalarıyla eve yürüyor, çocuklar da can hıraş oyunlar oynuyordu. Şantiyenin demir kapılarının önünde yine üzerime bir ağırlık oturdu. Sokağı bırakıp eve nasıl girmek istemiyorsam öyle istemedim kapıdan geçmeyi. Sonrası malum.


Neyse ki iç açan bir şeyler daima bulunuyor. Bir ağacın gölgesinde oturup sessizce havayı koklamak iyi geliyor  en çok da. Eğr gök griyse ve pusluysa sıkıntılı birkaç saat var demek oluyor ama mavinin üzerine beyaz puf puf çizgi film bulutlar doluşunca değmeyin keyfime! 

Kuşlarda da bu günlerde bir çene, bir çene. Bazen gece kadar sessiz olduğunda ortam kuş cıvıltıları iğne gibi saplanıyor insanın beynine. Ama olsun susmasınlar, ötsünler doyasıya, güzel günlerden haber getirir gibi ötüyorlar!

 

İşte yine mavi. Bir heves başladım, ara sıra devam ediyorum. Çünkü halihazırda yaptığım daha birkaç iş var. Birkaç kitabı bir arada okuduğum gibi birkaç hobiyi de bir arada yapmaya çalışıyorum neden bilmem. Sanırım epey iştahlıyım böyle konularda. Eşim yaptı dokuma kasnağını. Sonrasında daha kolay bir yöntem keşfetti ve sıra sıra delinmiş ahşabı ve ipleri birbirinden geçirme kolaylığı sağlayacak olan diğer ahşap parçayı yaptı, ingiliz anahtarına benzeyen. Ben en alttaki ahşap tarakla görüyordum işimi. Bundan sonra yeni düzenekte devam edeceğim. Zaten biraz sıkı yapmışım büzüldü ipler, çıkartınca düzelir mi bilmiyorum, belki yeniden başlarım. Araya başka tip değişik yünler de koymayı düşünüyorum:) 

Bugün haftanın son günü. Ev temiz. Hava kapalı ama bahçedeki masa tüm maviliğiyle ortamı ısıtıyor. Ara sıra bahçeye gelen yeni kedi misafirler var. Bizim evdeki tüy yumağı da uyuyup duruyor. Belki yarın tatlı bir şeyler yaparım. Ne zaman akşam yemeklerini azaltmaya karar versem ardından bir tatlı fikri düşüyor kafama. Olsun. Cuma ya yarın hava güzel olsa da bari bahçede kahvaltı yapsak. Ama pek ümit vermiyor griye dönmüş gökyüzü. Ona da olsun. Elbet geri gelecek güneşli günler!

16 yorum:

  1. bayılırıım. yazılarımın da ana teması mavi yaaaa :)

    sana bişi dicem yaaa, bana, 2000'den buyana en iyi cezayirli müzisyenleri söleseneee. dinliceem. yeniler modernler yaniii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mavi harikadır! Evet sen de mavicisin:)
      Sana bir liste yapayım biraz araştırayım ama yollarım :) Çok fazla bilmiyorum zaten ama birkaç tane vardır:)

      Sil
  2. Bol mavili bir yazı olmuş bir o kadar da umut dolu. Cumaya yakışır bir yazı kalemine sağlık. Başka pencerelerden bakmışsın benim de oradan bakmaya ihtiyacım var bu günlerde...
    Dokuma çok güzel eminim çok zevklidir hiç denemedim şimdiye kadar. O bitince ne olacak biraz küçük geldi gözüme.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim:) Başka pencerelerden bakmak iyi geliyor ve hep aynı yöne bakmak çok sıkıyor insanı:)
      Dokuma keyifli ve başlangıç aşaması için böylesi basit oldu, sevdim. Onu deneme maksatlı yaptım ufak olacak ama olsun minik bir örtü gibi olur dedim veya asarım duvara. Ama şimdi söküp baştan yapacağım çünkü sıkı oldu, sonradan açılmayacak gibi:(
      Sevgiler

      Sil
  3. ne keyifli bir yazıydı, roman gibi:))
    bu arada, biraz daha gevşek örün bitince düzelmez:))
    kolaygelsin
    sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim:)
      Gevşek öreceğim evet yeniden başlayacağım. Birkaç örnek model gördüm web de bakalım elim de alıştı biraz ikinci sefer daha iyi olacak sanıyorum.
      Sevgiler benden de:)

      Sil
  4. Bu mavili yazıyı Fas ezgili arka plan görseliyle okumak daha iyiydi Tuğba'cım. :)
    Onun dışında eşin ne güzel bir düzenek kurmuş, hatta nasıl işlediğini bile anlamadım yani. :)

    Bende de kilim işleme sevdası var aslında, sen bitir de bizde senden öğreniriz. :)
    Sevgiler çok!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ersincim;
      O fas ezgileri çok güzeldi biliyorum. Güzel de geri dönüşler almıştım fakat blog sayfasında sorun yarattı. Bir de yorum kısmındaki bilgilendirme kısmı görünmüyordu. Bu yüzden kaldırmak zorunda kaldım. Bakalım başka bir çözüm düşüneceğim artık.
      Eşim biraz zihni sinirdir:) Bulur öyle değişik şeyler. Tam kurmadık daha yeni düzeneği sadece parçaları onlar. Şu an eski sistem devam ediyorum. Yenisi pek kolay olacakmış öyle diyor, bakalım:)
      Kilim ben de hep merak ederdim nasıl yapılıyor diye. Gözüm aslında desenli motifli olanlarda ama kolaydan başlayayım dedim. Zira motifleri takip etmek falan biraz sıkıntılı bir süreç gibi geldi. Bu tip basit bir kasnak yapıp başlayabilirsin. Biz tamamen eldeki şeylerle yaptık, yünlerim de çok uyduruk hatta:) Bence dene, pişman olmazsın. Duvarına asarsın hoş olur.Öğretecek kadar çok başarı kaydedemedim ama seve seve yardımcı olurum ne zaman istersen:)
      Sevgiler çok benden de.

      Sil
  5. Bloğunuzu çok sevdim. Çok eğlenceli, okudum , devam da ediyorum. Beni de izlemek isterseniz beklerim :) Good luck :D http://optimistbaykus.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Hoşgeldin:)
      Ben de zevkle senin blog sayfana geleceğim, merak ettim. Yazıları beğenmene çok memnun oldum.
      Sevgilerimle

      Sil
  6. Aa ne yapıyorsun sen öyle Tuğbacım? Kilim mi? Nedir? Büyüklüğünü merak ettim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım valla sıkıntıdan ne bulsam deniyorum şu sıra:) Keyifli bir uğraşmış. Battaniyeden pek fırsat kalmıyor şu sıra ama olsun yavaş yavaş yapıyorum. Kilim için ufak tabi. Denemelik bir şey olsun dedim, hem hatıra olur. Öyle ufak bir şey yapıyorum örtü veya dekoratif amaçlı kullanacağım:)
      Sevgiler canım

      Sil
  7. Buralarda maviye hasretiz Tuğbacım, yağmurlar ve griler bitmiyor. Tatil başladı inşallah yer mavi gök maviye kavuşuruz çok beklemeden. Hamarat arkadaşım yaptıklarını merakla takipteyim. Yazılarını okumak herdaim çok keyifli, öperim ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deryacım biliyorum hala yaz gelmedi sizin oralara. Ama geldi mi de tam gelecek herhalde. Tatil de başladı artık ohh süper, bol keyifli zamanlar diliyorum. Umarım hemen kavuşursunuz mavilere, denize:) Valla senin kadar hamarat değilim ama oyalıyorum kendimi bir şeylerle işte. Ordan oraya geçiveriyorum:) Çok teşekkür ederim güzel sözlerin için canım. Ben de aynı duygular içerisindeyim senin keyifli yazıların hususunda:)
      Kocaman öpüyorum ben de. Sevgiler canım

      Sil
  8. Maviyi de severim Cansever'i de :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahh ahh sevilmezler mi hiç...Hayat onlarsız sıkıcı olurdu!

      Sil

Yorumlarınız ve paylaşımınız için teşekkürler. Mutlu kalın:)