Cezayir'de bizim için çalışma günü olan güzelim pazar günündeyiz yine. Hava bugün oldukça güzel. Soğuklar bir nebze de olsa gitti sanki. Buranın havasına akıl erdirmek oldukça güç aslında. Her yer yemyeşil oldu bile. Tam; yaz'ı müjdeliyor bize. Papatyalar deli deli açmışlar, hele o mor minik çiçekler yok mu? Diyorsunuz ki içinizden 'yarın tişört ve ince bir hırkayla çıkabilirim'. Tabi öyle olmuyor. Yine de bunu düşündürmesi bile güzel. Nisan yağmurlarına kadar böyle gitse o bile yeter. Yoksa biliyorum ki nisanda yağmurlar başladı mı iki hafta aralıksız devam edebiliyor.
Dün Tizi-Ouzou'ya gittik. Evimize. Şoför işi dolayısıyla gidiyordu biz de evden birkaç şey almak için çıktı.k O hissi nasıl anlatır ki insan! Sokaklar, insanlar, arabalar.. Her yerde hayat devam ediyor. Sanki sadece bizde eski kasetler gibi sarıp duruyor. O yolda olma halini, o sokaklarda havayı solumayı nasıl da özlemişiz. Tüm o eski şikayetlerimiz uçtu gitti ve o günler ne güzelmiş dedik içimizden. Fransızca kursuna gidiyorduk, alışverişe gidiyorduk, etrafı tanıyorduk, dolaşıyorduk caddelerde. Hele o mini mini ama karmaşık dükkanlara girmek nasıl da eğlenceli bir hal aliyordu, verdiği eziyetin yanında :) Çünkü herşey o kadar karmaşık ki oralarda aslında. İnsan aptallaşıyor içeri adım attığında. Ama bir o kadar da çekici. Herşey küçük yıldız ışıkları gibi parlıyor, hani şu çizgi filmlerde olduğu gibi..Dokular o kadar enteresan ki..
Bugünlerde tabi insanlarda bir sessizlik ve durma hali var aynı zamanda. Ya da bana öyle geliyor. Aslında çok bilinçsiz olduklarını düşünüyorum. Şu anda her yerde karışıklık varken, ve burada da yeniden alevlenmeler olması beklenirken, son derece durgun gibiler, olaylara inatla. Ofisteki Cezayirliler bile o kadar az konuşuyorlar ki bu konuda, biz sanki onlardan daha fazla tedirginlik duyuyor ve düşünüyoruz.
Başkent Cezayir'de muhalefet liderleri, insan hakları grupları, sendikalar, öğrenciler ve işsizlerin katılacağı büyük bir hükümet karşıtı gösteri yapılması planlanıyor şubatın 12 sinde . Muhalefet hükümetten, 1992'den beri yürürlükte olan olağanüstü hali ve yeni siyasi partilere getirilen yasağı kaldırmasını, daha şeffaf olmasını istiyor. Başbakan Yardımcısı Nurettin Yezid Zerhuni, gazetecilere yaptığı açıklamada, tertipçilere gösterinin "resmi olarak yasaklandığını" hatırlatarak, "Bu yürüyüş için çağrıda bulunanlar, verilecek zararın ve kontrolden çıkacak şeylerin sorumluluğunu almalıdır" diyor. Zerhuni, hükümetin olağanüstü hali kaldırma planının olmadığını da vurguluyor fakat yeni açıklamalarda Bouteflika'nın olağanüstü hal durumunun yakın zamanda kaldırılacağını söylediğini okuyoruz. Tuhaf bir durum var pek birbirini tutmayan. Kimi yerlerde bu duruma Cumhurbaşkanı'nın kayıtsız kaldığı hiç tepki vermediği söyleniyor. Aslında daha evvelki yazılarımda da söylemiştim, bu ayaklanmaların bile çıktığına şaşırmıştık biz açıkçası. Hele ki böyle bir yürüyüşün yapılacak olması ve aslında Alger merkez de bu tip yürüyüşlerin yasak olması işleri biraz karıştırıyor.
Ülkede geçen ay gıda fiyatlarındaki artış protesto edilmişti ve olaylar bu noktada başladı. Olaylarda pek çok kişi yaralanmıştı ve en son bilgime göre 5 kişi kendini yakmıştı..Önümüzdeki günlerde olacak yürüyüş ve protesto da tahminimizce olaylar çıkacak. Yalnız büyüyeceğini sanmıyorum. Umuyorum ki düşündüğümüz gibi olur. Yine de o günlerde Cezayir başkentte bulunanların dikkatli olmalarında fayda var. Yoksa zaten şu günlerde de orada hayat normal seyrinde devam ediyor.
Ben Cezayir haberlerimi güncellemek adına durumu elimden geldiğince sık yazmaya çalışıyorum. Yine duyumlarımızıi okuduğumuz haberleri sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.
Herkese iyi pazarlar...
Takipteyiz, gelişmeleri bekliyoruz... Uzakta olmak zor olmalı... Ama her şeyin kıymetini hepimizden iyi biliyorsunuzdur eminim...
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Biz neler olacak bakalım diye meraktayız bekliyoruz..uzaklık zor hakikaten yaşanınca anlaşılıyor daha iyi. bir de tatil de olup da uzak olmak gibi değil hemen zirt diye gidemeyeceğini biliyorsun ya daha başka oluyor..
YanıtlaSilsevgiler:)