4 Ekim 2008 Cumartesi

Ekim ayına "Casbah" ile başladık

Nihayet ekim ayı geldi. Sonbahar en sevdiğim mevsimdir benim. Sanırım binbir rengi içinde barındırmasından, hüzünle kaplı olmasından, müziğin sonbahar da bambaşka hisler yaratmasından, yapraklardan ve huzurundan ötürü seviyorum sonbaharı. Bir de doğum günüm olduğu için daha da çok seviyorum tabiki. Doğum günlerini çok önemserim hem kendi adıma hemde sevdiklerim adına. Hediyeleri her zaman çok sevdiğimden dolayı olsa gerek ve hatırlanmayı sevdiğimden dolayı. Ekim ayının tadi ben de hep bir başkadır. Tam burcumun insanıyım inanın. Başka bir ayda doğsaymışım herhalde böyle olmazdım. Tipik bir terazi kadınıyım. Burca yönelik tanımlamaları içinde bol bol yaşayan ve üzerinde taşıyan. İyiki geldin ekim. Keşke hiç gitmesen!

Bayram tatilimiz artık bitti. Zaten 4 gündü göz açıp kapatıncaya kadar bitti. Evimizdeydik tatil boyunda. Bir yerlere gidemedik. Aslında güzel bir program yapabilirdik ama yine geciktik. Umarım bir dahaki sefere. Evimizde bol bol dinlendik. Gece sabahlara kadar film izledik. Öğlenleri upuzun kahvaltılar yaptık. Zaten günden geriye elimize de pek birşey kalmadı. Biraz internette ailemizle sohbet ettik, bayram telefonları ettik. Sevdiklerimizden uzak bayram da pek bayram gibi olmuyor zaten. Burada ne şeker istemeye gelen çocuklar ne de bayram havası var. Her yer kapalı bir kere. Tek bir tane açık dükkan görmedim sanırım. Şehrin hayaletleri her yerde. İnsanlar bayram edasıyla süslenmişlerdi ama haklarını yemeyelim. Şık şık dolaşıyorlardı.
Bayramın son günü biraz dışarı çıkmaya karar verdik. Bir şehir turu attık arabayla ve sonra nicedir görmeyi arzuladığım Casbah adlı yere gitmeye karar verdik. Orayı bulmamız epey meşakkatli oldu. Şehrin merkezinde denilecek kadar yakın aslında ama biraz karışıktı yollar. Jandarmanın da yardımıyla bulduk nihayet. Bol bol gezebilelim diye ayağıma spor ayakkabılarımı giymiştim. Ne yazıkki bir işe yaramadı. Daha arabadan adımımı atar atmaz ayakkabı topuğumu vurmaya başladı. Ama günün heyecanıyla inat edip bütün sokakları yürüdüm bütün merdivenleri tırmandım. Her yer o kadar güzeldi ki. Tam bir kültür mirası. Yalnız hiç de iyi bakılmıyor. Çöpler etrafta. Pislik dolu yollar. Belediyeye bir yazı falan yazmak gerek neden böyle güzelim şehri çöplerle mahvediyorsunuz diye. Mutlak görülmesi gereken bir yer bu Casbah. Osmanlı döneminden kalma çok güzel yerler camiler ve binalar var. Bir de kale vardı ama restorasyon çalışmaları olduğu için giremedik. Şimdi gelelim fotolarımıza. İşte Casbah:

Burası Casbah ın ara sokakları. Daracık daracıklar. O kadar güzel kapılar vardı ki anlatamam. Bu şehir de en çok sevdiğim şey kapılar zaten.

Burası sanırım ufak bir mescitti. İçeride kuran okuyan bir genç gördüm. Tabi ben içeri baktığımda kapıyı kapattığı için fotosunu çekemedim.

Mini mini bir kız çocuğunu öyle güzel giydirmişler ki bu kadar olur. Şeker kız candy gibi olmuş adeta. Şunu şekerliğine bir bakın hele. Keşke yakından da bir kare çekseydim ama heyecandan ancak bunu çekebildim:)



Yine başka bir ara sokak ve güzel bir kapı. Etraftaki çöpleri görüyorsunuz sanırım. Onlardan her yerde var.


Barbaros Hayrettin Paşa'nın heykeli ve ben. Bu fotoğrafı çekmek epey zor oldu. Sol taraftan çektik önce fotoyu bir baktık her yerimizi jandarmalar sarmış. Kibarca uyardılar burdan foto çekemezsiniz diye. Meğer sağ tarafta jandarma binası varmış. Çektiğimiz fotoları da sildirdiler tek tek. Sonra insafa gelip, bizi turist ve Türk görüp acıyıp bir tanesinin eşliğinde heykelin tam karşısına geçirdiler ve trafiğin orta yerinde fotoğraf çekmemize izin verdiler. Ben de fırsattan istifade biraz da şirince heykelin önünde duruverdim. Ehh biraz adrenalin de fena olmadı hani. Jandarmalar korkunç görünüyorlar ama yabancılara özellikle de Türk'lere gayet sıcaklar. İnşallah hep böyleleri denk gelir bize.

Casbah da bir cami. Sanırım Osmanlılardan kalmadır. Bildiğim kadarıyla Türklerin ilk camisi var buralarda bir yerlerde ama bu mu bilemiyorum çünkü bunun da çevresini restorasyon için kapatmışlardı. Üzerinde bir yazı falan da göremedim. İsminin de ne olduğunu bilmiyorum. Bir dahaki sefere restorasyon çalışmaları bitmiş olursa içine de girer gezeriz. Hikayesini de öğrenir anlatırım sizlere.
Casbah meydanı burası da.



Casbah liman. Gerçekten yukardan bakıldığında inanılmaz güzel görünüyor.


Ne binası olduğuna dair bir fikrim yok ama oldukça heybetli bir görüntüsü vardı. Sokağın köşesini koruyordu adeta.



Limandan Makam-ı Şehit'in görüntüsü. Bu kadar yakın değil tabi makinanın zoom u ile yakınlaştırdım:) Epey mesafe var arada.

İşte Casbah böyle güzel ve tarihi bir yer. Birkaç tane daha fotoğraf var ama onları buraya eklemedim diğerlerini de görmek isterseniz blog ana sayfamdaki Flickr dan bakabilirsiniz. Hepinize sevgiler..

9 yorum:

  1. Kapılar ve Casbah limanı gerçekten çok güzel. Değişik yerleri böyle güzel fotoğraf ve anlatımla görmek çok eğlenceli ;)

    YanıtlaSil
  2. nazo;amerika'da
    nalangoksu;dubai'de
    sermoon ve serrose;japonya'da
    haydins;moskova'da
    siz de cezayir'de
    güzel yerler gezdiriyorsunuz bizlere...

    teşekkür ediyoruz..

    YanıtlaSil
  3. valla tuğbacım "bir hayat dolusu" arkadaşın dediği gibi sizlerle ne çok yer gezip görüyoruz,ne güzel:) sonra gitmeyi planladığımız ne çok yer oldu benim poyraz'la:)

    YanıtlaSil
  4. Nazocum;
    Ben de özellikle kapıları çok beğendim inan ki.Ben de senin sayende bir sürü güzel ve değişik yer görüyorum ne güzel. Öptüm seni.

    Sevgili Bir hayat dolusu;
    Yazdığın gibi herkes ayrı yerlerde.Ama blog sayesinde birbirimizden haberler fotolar alıyoruz ne güzel.biz de size teşekkür ediyoruz yolculuklarımızda yalnız bırakmadığınız yorumlarla ve güzel sözlerle desteklediğiniz yazma şevkimizi artırdığınız için.Sevgilerrr

    Güldemcim;
    Böyle bir sürü değişik yer tanımak gerçekten çok süper.Yeni arkadaşlar edinmek de öyle.Poyrazla sizi cezayir e de bekleriz efendim:)programınıza bizi de dahil ediniz. Daha buralardayız nasılsa:)öptüm sizi.

    YanıtlaSil
  5. nede kapıları ve limanı çok beğendim. biraz maceralı olmuş ama değmiş :) Bayram tatilinde miskinlik de yapmışsınız ne güzel.

    YanıtlaSil
  6. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  7. Şeker kız candy yi bende çok sevdim.CASBAH ta mükemmel bir şehir,tarih kokuyor.Kapılarını ben de sevdim.Çok güzel bir fırsat değilmi,ne zaman CEZAYİR e gidecek tin de oraları görecektin.Sanki bayram da beraberdik de,beraber gezmişik gibi oldu,sayende.Daha çok yer gezin ve bizi de gezdirin.Kocaman öpüldünüz,canlarım benim.

    YanıtlaSil
  8. Liman harikaymış gerçekten...Diğer yerler ise biraz kasvetli...

    YanıtlaSil
  9. Yazar yorum falan silmedi ama neden böyle diyor anlamadım. Hem kim yorum yazdı ki acaba oraya merak da ettim yani. Yazara sesleniyorum yorumları silmeyiniz efemmm:)

    Alevcim;
    Kapılar ve liman bence de süperdi. Epeyce maceralı oldu gerçekten. O merdivenleri inmek çıkmak kadar zormuş meğersem. Sigaranın faydalarını da tırmanırken gördük zaten. Bu yüzden artık bıraktım içmiyorum:)öptüm seni.

    Babacım;
    küçük kız hakkaten pek tatlıydı.kim derdi ki değil mi buralara gelecektim de gezecektim. gelin de sizi de gezdirelim:)her şeye rağmen güzel bir yer bence.Yine de bayramda hepbirlikte olmayı tercih ederdim sanırım.onun tadi daha bir başka.gezdikçe yine sizi de gezdiririz tombilicim öpüyorum.muck

    Sevgili Handecim;
    Limanı beğendiğine sevindim.Fotonun da güzellikte etkisi olmalı ne de olsa ben çektim heehe:)öğreniyorum fotoğraf olayını da yavaş yavaş.ama diğer yerlerin kasveti konusunda haklısın canım.Gerçekten de öyle.Öptüm seni.

    YanıtlaSil

Yorumlarınız ve paylaşımınız için teşekkürler. Mutlu kalın:)